Düşlerimi Geri Ver

SELAM NAMUSLU OLANA   Karakuş’tan uçan kuştu, Cendere’ye gün kavuştu… Gözler gördü her gerçeği, Sezdi yalan tez savuştu…                    Nemrut dağı kızdı esti,

SEN BİLİRSİN SENİ   Bana verme tutmadığın öğüdü, Buhar olur yeller alır sözünü… Ceviz diye sattın bana söğüdü, Git başımdan şeytan görsün yüzünü…  

SEBEBİ KÖR EYLE MEVLA’M   Savrulmuş Kâhtalım dört bir diyara, Sebebin gözünü kör eyle Mevla’m! Tutuşmuş yüreği hasret o yara, Sebebin gözünü kör eyle

SANAL GÜZELLER   Ben de sandım tüm marifet annende, Güzelliğin usta eller işiymiş… Kırk tilki var o beyninde sinende, İnci dişler hepsi azı dişiymiş…

SANA GELDİM MEHMET’İM   Geceydi, Ne Ay ışığı vardı ne yıldızlar… Dokunsalar ağlayacaktım hüngür hüngür, Koca bir yumruk gelip oturmuştu boğazıma, Sıkışmıştı yüreğim büyük

SAFİNAZ   Gözlerimde bağdaş kurdu eşkâlin, Senden başka görmez oldum Safinaz… Yüreğimde dağ taş vurdu işgalin, Düştüm aşka sevda doldum Safinaz…   Kaçtı gönlün

NEMRUT TARİHTİR   Güneş doğar sini gibi, Nemrut dağı tepesinde… Taşlar parlar çini gibi, Nemrut dağı tepesinde…   Harikadır her bir anıt, Dünümüze birer

MEZOPOTAMYA   Fırat’ta Dicle’de köhne bir salım, Deftersiz kitapsız sözlü masalım, Kâh zulümden kaçak kâh da yasalım, Mezopotamya’yım bağrı yanığım…   Tarihim tanığım birçok

  Gönül verdim göz açtığım toprağa, Gönül benim toprak benim kime ne? Her gün döndüm daldan düşen yaprağa, Gurbet benim yaprak benim kime ne?

  Vur gönlünün kapısına sürgüyü, Can dediğin cana batan dikendir… Sevmek için almak gerek görgüyü, Yâr gönlüme her gün yara ekendir…   Hangi okul

  Kanatlandı yine bu yürek, Süzülür gider Kâhta’ya doğru… Bana yine havlu gerek, Süzülür yaşlar Kâhta’ya doğru…                Girdim zaman tüneline, Baktım Kâhta’mın dünkü

  Kanadını açmış göğe uçarsın, Söyle gönül nedir senin bu halin… Dört bir yana gülücükler saçarsın, Güler yüzün güle döndü cemalin…   Aldın sevda

Çare vardır her acıya yaraya, Adı yardır lokman hekim dermandır… Hayal biter ayak basar karaya, Adı yardır her bir sözü fermandır…   Ağustos’ta yüreğinin

  Yüreğin taş gözlerin kör ahrazsın, Gönül verdim aşkı oyun sanana… Ağılı aş kavuran kor poyrazsın, Körük oldun yelle gittin yanana…   Sen çatık

  Güneş verir ay yansıtır ışığı, Güneş üstür ay bir süstür görende… Yâr şiirdir kâtip sayın aşığı, Tüm güzellik kalbe ilham verende…   Sevda